20 Ara 2012

Halil'in Yerinde Kahvaltı Keyfi

Bugün sımsıcak bir güneşle uyandım.. Nerede miyim?? Yazdan kalma güzel günler yaşayan Marmaris'te.
Bu güzel havada eve kapanmayalım dedik, kahvaltıyı dışarıda yapmaya karar verdik. Ününü çok duyduğumuz Marmaris yolu üzerindeki Halil'in Yeri'nde doğayla iç içe süper bi kahvaltı bizi bekliyormuş meğer.


Farklı tatları bir arada deneyebileceğiniz, kahvaltı anlayışınızın kesinlikle değişeceği bir yer!


Közde patlıcan, kurutulmuş biber kızartması (harikaydı), kavurmalı sahanda yumurta, sucuklu yumurta, taze taze yeşillikler, lezzetli zeytinler, çeşit çeşit peynirler, bal, kaymak, ceviz, reçel, tereyağı, sıcacık köy ekmeği, çaylar....


Halil'in Yerinin diğer bir güzelliği de neredeyse her şeyi kendilerinin yapıyor olması. Et kavurma ve sucuğu bile kendileri yapıyorlarmış. Bu lezzetin bir diğer sırrı da bu olsa gerek!

12 Ara 2012

10 Günde İstanbul'da yapılası, deneyimlenmiş 25 güzel şey!!



Geçen sene aralık ayı ortalarında, yani aşağı yukarı bu zamanlarda İstanbul'a tatile gelmiştim. Sonbahardan kalma harika günler yaşatmıştı bana bu efsane şehir :) Siz de belki kar bastırmadan bi kaçını yapmak istersiniz diye küçük bi liste yaptım. Daha doğrusu küçük seyahat defterime yazmışım, eski sayfaları karıştırırken buldum :)

  1. Yeşilköy'de yürüyüş
  2. İstiklal'le kucaklaşma
  3. Evde şarap gecesi
  4. Ortaköy'de gezinti, Boğaz Köprüsüyle buluşma
  5. Turkuazoo'da köpek balıklarıyla dans(!)
  6. Taksim'de Sokak Sergileri
  7. Cafe Crown'da sufle keyfi
  8. İstanbul Modernle Sanat
  9. Beyoğlu'nda Galata Kulesiyle özlem giderme
  10. Tünel'de vintage, ürkünç bi yer keşfi ( Sonradan öğrendim meğer burası Bin Bavul Vintage'mış. Onu daha sonra ayrıntılı yazıcam. ;)

17 Kas 2012

Maison Martin Margiela for H&M


H&M için gelsin alkışlar..
Heyecanla beklediğim o çarşamba akşamı geldi de geçti bile..


Margiela'nın birbirinden güzel tasarımları nefes kesiciydi. Bu cesaret gerektiren sıra dışı ürünleri herkesten önce görme şansını elde etmek ise paha biçilemezdi.

11 Kas 2012

Partiye davetiye almışım, yaşasıınn :)


Maison Martin Margiela with H&M yarışmasının kazananları belli olmuş..


Evet o listede benim de adım var :) Eee bu güzel haber kutlamaya değerdi.. 


Çarşambayı iple çekiyorum..


14 Kasım çarşamba günü İstinye Park'taki partiden sonra görüşmek üzere :)

10 Kas 2012

YAŞA MUSTAFA KEMAL PAŞA YAŞA..


Ben 1881'i bilirim miladım.
İyi ki doğdun ATAM. İşte o yıl doğdu ölümsüz bir kahraman!



8 Kas 2012

Moduna göre kahve bardağı

Hazır havalar da tam kemiklerimize işleyen cinsten soğumaya başlamışken, yapın bir sıcak kahve kendinize, koyun bu eğlenceli bardaklara, hem içiniz ısınsın, hem gönlünüz şenlensin :) 



Starbuck's'ın "create your own tumbler" serisi sayesinde bardağın yüzünü istediğiniz gibi değiştirin. Görmekten en çok hoşlanacağınız resmi, okuyunca içinizin açılacağı bir yazıyı, bir aşk mektubunu bile sarıp koyabilirsiniz. Artık orası size kalmış :) 
Bu eğlenceli bardakları şimdi tüm Starbuck's şubelerinden %50 indirimle alabilirsiniz. Ayrıca daha bir çok kırmızı noktalı üründe indirimden yararlanabilirsiniz. Benden söylemesi . ;)

Güzel bir cuma günü diliyorum herkese..

1 Kas 2012

Kolyem antikacıdan mı desem yoksa Yeşilköy pazarından mı :)


Geçen gün Yeşilköy pazarının altını üstüne getirdim ve ne zamandır pazarlara uğramadığımı fark ettim. Özlemişim gerçekten. Çok iyi pazarlık yaptığım söylenemez. Mesela bi tezgahta elbise bakarken, yanda bi ablanın kıran kırana indirim yaptığını görünce gerçekten alkışlayasım geliyor. Yılların ustası pazarcı bile pes ediyor hem indirimi yapıyor hem de kredi kartına komisyon almıyor. Ablaya buradan saygılarımı sunuyorum :)

Biraz Ayrıntı Çok Parıltı



Artık sıradan ojelere son!! French tırnakların çeşitlerini çok seviyorum, rakı beyazı&kireç beyazı ikilisini zaten hiç sevmezdim. Ben bu sefer şeftali tonuyla, parlak ojeyi kullandım. Burada daha önce altın sarısı yaldız ve siyahlı frenchi görebilirsiniz :)


Oje sürmek ayrı zevk, aksesuarlarla şenlendirip fotoğraflamak ayrı zevk, bi de sonra postunu hazırlamak paha biçilemez :)


İyi cumalar herkese..

29 Eki 2012

Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun!


Nice 89 yılları çocuklarımızın da gurur ve heyecanla kutlamasını temenni ediyorum..
Bizler yaşadıkça Atamızın izinde bu güzel Türkiye Cumhuriyetimizi sonsuza kadar yaşatacağımızdan hiç şüphem yok!


Sonsuz teşekkürler ATAM..

Nil Restaurant, Marmaris



Yaz bitmeden, sonbahar serinliği üşütmeye başlamadan son kez gidin bir balıkçıya. Ama şööyle kordonda, kumsalda, boğazda kısaca deniz kenarında olanına gidin!
Biz Ela'mla çok güzel bir pazar akşamı, Marmaris marinadaki ünlü Nil Balık Restauranta gittik. Yazın bi kaç kez gidip yer bulamamıştık. O kadar çok müdavimi var ki, mutlaka rezervasyon yaptırmanız lazım, onu da erken saatler için alabiliyorsunuz. Ama sezon sonuna doğru yolunuz düşerse, rezervasyonsuz da gidebilirsiniz bizim gibi. :)



25 Eki 2012

Kartpostallar geldii..




Londra, Filipinler, Hong Kong, Macau, Rodos, Santorini, Bayreuth...
Duvarımdaki bu kartpostallar yakında katlanarak çoğalıcak !
Rüyaların gerçek olması böyle bişey olsa gerek :)

"Ah o eski bayramlar" diyenlere gelsin :)




18 Eki 2012

Orda Burda Küçük Anlar



İstanbul'da yaza veda partileri.. Yazın gitmeye niyeti yok gibi :) Biz de eğlenmeyi severiz liseden beri! Ee o zaman ne duruyoruz! Süsleniriz püsleniriz Hazel'le atarız kendimizi boğaza nazır eğlence mekanlarından birine!

 Mesela o çok renkli kızla buluşurum, çok güleriz, hep renkli şeylerden konuşuruz, bazen yazarız, biriktiririz bir sürü fotoğrafı Naz'lıyla sonra bakar bakar dalarız eskilere, yanında da birer bira iyi gider, hem hava da güzel, hem Kadıköy de güzel.. 


İstanbul'da Moda Haftası varmış, defileleri izleyemesem de kaptım bir Fashion Week tişörtü, işte tamamım artık :) 


 İstanbul'a geldim Fashion Week havası solumadım demem ;) İstiklal Caddesi bayram havasındaydı, "Tramvay Sahne" geçerken coşkuyla, işte dedim "şehrin kalbinin attığı yer" dedikleri bu olsa gerek!



Sonra çok özlediğim kızla buluşurum, sanki en son dün görüşmüş gibiyizdir ama aslında 2 yıldır birbirimizi görmediğimizi hatırlarız, ama kaçırmamışız hiç bişeyi, tokuştururken bardakları Özlem'le sanki üniversitede Hayal'deyiz..


En güzeli de yaşadığın her güzel ânı, heyecanı paylaştığında en az senin kadar mutlu olan bir kardeşin varlığı.. Bazen ayakkabılarımız kadar birbirimizden farklı olsak da! İyi ki varsın Ella.

İşte son bir haftada benim biriktirdiğim mutlu anlardan bir kaç tanesi :) Siz de biriktirdiğiniz mutlu anların kıymetini bilin :)
Güzel bir hafta geçiriyor olmanız dileğiyle!

7 Eyl 2012

seviyor, sev.iyor


Seni seviyorum demek bazen, "seni öpmek istiyorum" demektir.
Seni seviyorum demek bazen, "seni çok özlüyorum" demektir.
Seni seviyorum demek bazen, "geç kaldım ama gitmek istemiyorum" demektir,
Seni seviyorum demek bazen, "sana aşığım" demektir.
Seni seviyorum demek bazen, "sensiz uyumak istemiyorum" demektir.
Seni seviyorum demek bazen, "çok üzgünüm" demektir.
Seni seviyorum demek bazen, "affet lütfen" demektir.
Seni seviyorum demek bazen, "sarıl bana" demektir.
Seni seviyorum demek bazen, "sen de beni sev nolur" demektir.
Seni seviyorum demek bazen, "elini tutabilir miyim?" demektir.
Seni seviyorum demek bazen, "bu gece burda kal" demektir.
Seni seviyorum demek bazen, "ayrılalım" demektir.
Seni seviyorum demek bazen, "beni bekle" demektir.
Seni seviyorum demek bazen, "iyi ki burdasın" demektir.
Seni seviyorum demek bazen, "artık olmaz" demektir.
Seni seviyorum demek bazen, uçurumdan atlamaktır.
Seni seviyorum demek bazen, aşağıda seni birinin yakalayacağını bilmektir.

Bazen de hiç 'seni seviyorum' denmez, "tırnak içindeki cümleler" anlatır ne kadar çok sevdiğini..

Bazen de sevmez, sevmezsin işte o kadar!


10 Ağu 2012

Şimdi ne yazsam kaçamam kendimden. Aslında kaçmak isterim biraz, çocuk gibi, kovalasınlar arkamdan! Ben bunu bilerek, heyecan içinde, yakalanmak için ama yakalanmiim die var gücümle koşayım. 
Kelimeler gelsin arkamdan. Bazıları telaşla gelsinler, bazıları umursamaz, bazıları utangaç olsunlar, bazıları gülmekten yerlere yatsınlar, kaçırsınlar treni.
Oluyor galiba dimi? Kaçıyorum kendimden, dolandırıyorum yolları, kaybettiriyorum izimi. Şiişştt söylemeyin ne tarafa gittiğimi!
Belki kaçarken uzaklara, yaklaşırım kendime. Bir ara sokakta karşılaşırım kendimle ya da kelimelerimle. Ha ben ha kelimelerim, beni anlatacaklar ne de olsa bana. Evet biliyorum aslında içten içe;  içe doğru çıkılmış bir yolculuk olucak bu.
Ama ben güzel sokaklardan geçmek istiyorum, pembeli beyazlı begonviller olsun duvarları boyayan, evet yaz olsun mevsimlerden, ama sıcak olmasın çok da öyle hani..
Kediler miskin miskin yayılmış olsun ağaç gölgelerine, benim geçtiğimi fark etmesinler bile..
Eski bir evin beyaz taş merdiveninde oturuyor olsun iki aşık, çocuk kızın gözlerine öyle güzel bakıyor olsun ki başka alemde olsunlar o an, beni görmesinler, hatta birbirlerinden başka hiçbir şey görmüyor olsun gözleri..
Köşe başında garip resimler, sulu boyayla yapılmış kartpostallar, rastgele boyanmış deli tişörtler satan bi dükkan olsun, bütün paramı orda hoşuma giden şeyleri alarak harciim..
Güneş batıyor olsun, gökyüzü maviden pembeye geçerken ne renk olacağını şaşırmış gibi bir turuncu bir mor olsun alacalı.. 
Ben renklerin parlaklığıyla sarhoş olayım, "güneş öyle kalsa keşke" diye geçsin aklımdan, biraz sora 'hah bu renk daha güzel böyle dursun' diye geçirirken aklımdan, her an daha da güzelleşerek hayran bıraksın kendine gökyüzü..
Ben yürüsem, yürüsem..








4 Tem 2012

CENNETE DÜŞMÜŞÜM HABERİM YOK !


Biliyorum böyle bi gün "anlatılmaz, yaşanır" cinsten,
Ama anlatmazsam çatlarım ki ben :)

En iyisi bol bol fotoğraf koyiim ki gözünüzde canlansın dedim bu cennet köşe :)
Suyun berraklığı kıyılarda su yokmuş hissi uyandırıyor fotoğraflarda..

10 Haz 2012

Mutluluk uçar gelir, rüzgar olmasa bile!

Blogum mimlendiğinden beri aklımda "beni mutlu eden şeyler" listesi yapmak, mimin konusu bu çünkü :)


Tam benlik bi konuda mimlenerek çok mutlu oldum zaten ve bloguma yazacak zamanı bulana kadar düşünecek çok zamanım oldu mutlulukla ilgili ve keşfettim ki mutlu olmak için bir neden aramıyorum hayatımda! Beni mutlu eden şeyler gelip bir şekilde beni buluyor ve bana da sadece mutlu olmak kalıyor :) O kadar çok şey var ki beni mutlu eden, her an aklıma başka bir anı geliyor, düşündükçe başka bir olay yüzümü güldürüyor..

Sağlıklı olmak ve bunu hissederek bilerek yaşamak beni çok mutlu ediyor. Hastalanmadan, yaralanmadan önce sağlığınızın ne kadar önemli olduğunun farkındaysanız işte mutluluğun sırrı burda başlıyor ;)

Şükretmeyi bildikten sonra mutsuzluğa hiç yer yok hayatınızda! Bunu bir kenara yazın ;)

Geçen gün izin günümde biraz yüzüp, güneşlenme şansı buldum. Güneşlenirken, bir otel lobisinde rengarenk kapağına vurulup aldığım Ulusoy Travel dergisini okuyordum. Şu paragraf kaç zamandır aklımda evirip çevirdiğim mim'imin konusuna çok uyuyordu ve tam olarak beni mutlu eden bikaç şeyi de sıralayıvermişti..



"Güneşli bir günde zamanla yarışmadan bir ağacın altına serilmek;
 Bir sokak kahvesinde dertten tasadan uzak, öylece etrafı izlemek,
 Temiz havayı içime çeke çeke amaçsız, telaşsız yürümek,
 Bisiklet tepesinde pedallara vurmak,
 Bir uçurtma olup göklerde süzülmek.."

Hayal etmek,
Fotoğraf çekmek,
Yeni bir şeyler üretmek,
Bir şehri, bir sokağı, bir kafeyi, bir gizli bahçeyi, bir insanı keşfetmek,
Gezmek, tozmak,
Lezzetli yemekler yemek,
Kocaman kurulmuş sofralarda sevdiklerimle hep birlikte olmak,
Tatlı bir muhabbetle uzun uzun içilen kahveler, bitmeyen sohbetler, uzayıp giden keyif anları..
Festivaller, şenlikler, konserler içimi coşturan anlar,
Süslenir, takıp takıştırır, gider, sonuna kadar keyfini sürerim bu mutlu anların..

Sonra ne mi olur? Hayat bana güzel olur!

İşte bu da benim mimlediğim sevgili blogger arkadaşlarım :)
ben sen o,  le parole del maremevsimlerden romakeyifnamebirdilimportakal

Mutluluk içinizde saklı, çıkarın onu saklandığı yerden!

28 May 2012

Şiir yazdıran şiirler var!

hatırlat da haziran’ın sonlarında çocukluğumu yakalım 


sen beni öpersen belki de ben fransız olurum
şehre inerim bir sinema yağmura çalar
otomobil icad olunur, zarifoğlu ölür
dünyadaki tüm zenciler kırk yaşından büyüktür.

-senegalliler dahil değil

sen beni öpersen belki de bulvarlar iltihablanır
çağdaş coğrafyalarda üretir cesetlerini siyaset bilimi
o vakit bir sufiyi darplarla gebertebilirsin
hayat bir yanıyla güzeldir canım, sen de güzelsin

-yoksa seni rahatsız mı ettim?

sen beni öpersen belki de aşkımız pratik karşılık bulur
ne ikna edici bir intihar girişimidir şimdi göz göze gelmek
elbette ata binmek gibidir seni sevmek sevgilim
elbette gayet rasyoneldir attan atlamak

-freud diye bir şey yoktur.

sen beni öpersen belki de ben gangsterleşirim
belki de şair olurum seni de aldırırım yanıma
bilesin; göğsümde hangi yöne açmış tek gülsün
yani ya bu eller öpülür, ya sen öldürülürsün.

-haydi iç de çay koyayım.

ah muhsin ünlü

26 May 2012

Saatler uzun, günler kısa, yine akşam oluyor


İlk kez gittiğim bir yerde akşam olmasını izlemeyi çok severim.. 
Gittiğim yerin akşamını yaşayamazsam oraya gitmiş saymam kendimi..
Gittin mi batırcaksın güneşi orada, deniz kenarındaysan denizin içine, gerekirse dağın ardına..


Sonra çıkarıcaksın yıldızları saklandıkları yerden, şööyle bir serpeceksin gökyüzüne, gelişigüzel..


Çook güzelse her şey uyumak bile istemezsin bazen, hiç bitmesin diye..


 İşte o zaman "merhaba" dersin güneşe, ilk sen görürsün onu tepeleri aşıp gelirken..




14 May 2012

Kankiiiimm Doğum Günü Postu Yaptım Sana!


Kelimeler yetmez dedim oturdum bütüüünn resimlerimize baktım :) Küçüklükten başlasaydım bir daha ki doğum gününe anca yetişirdi o yüzden sadece şu son iki yıla baktım.. Biriktirdiğimiz anıları hatırladım, her şey dün gibi canlandı gözümde, bir kaç tanesini de bu kareye sığdırmaya çalıştım, çok sıkıştılar minicik kaldılar ama sen zaten hepsini görür görmez hatırlıcağın için ya da hiç unutmadığın için sorun yok :)

Küçücüktük biriktirmeye başladığımızda anılarımızı da, fotoğraflarımızı da, hayallerimizi de, yolculuklarımızı da, güzellikleri de, gülüşleri de, ağlamaları da, gezmeleri de, tozmaları da...........

Seninle dünyanın öbür ucuna bile giderim, şimdi gidelim de gelirim :) ee şeey bilirsin gezmeyi severim :)

Hayatımda olduğun için çok şanslıyım canım benim! Düşünsene şu muhteşem karelerden biri bile eksik olsa boşluk olurdu ki sen olmasan nice günü boşa yaşamış olurdum!

Doğduğun için teşekkürler!!

Doğum günün kutlu olsun (kalp)
Seni çok seviyorum (kalp)
Biricik Kankime mektup :) (kalp)

P.S: Daha yazacaktım ama kalemimin mürekkebi bitti! (kalp)

13 May 2012

Tazelen sen de!

Mayıs yağmuru, düşer pencereme, bahar çiçeklerine, masmavi yeni doldurulmuş yüzme havuzuna, güneşte kurumaya çalışırken hazırlıksız yakalanan yeni yıkanmış çamaşırlara, parmak arası terlikten dışarı fırlayan ayak parmaklarıma, düşlerime, hayallerime yağar mayıs yağmuru..

Tazeler günümü, serinletir tenimi, ürpertir ruhumu..

Kokusu yayılır etrafa mis gibi! Burnum koklamaya doyamaz yağmura karışmış toprakla, çiçek kokusunu..

Gündüz, gökyüzünü kaplayan bulutlar gölge olur, başına güneş geçmesin diye, akşam olunca aydınlatır her yeri şimşekler renkli bir şov olsun diye!


En sevdiğim şey şimşekleri izleyip "keşke fotoğraf makinemi hazırlasaydım bu süperdi" deyip hayıflanmak :)
Bu sefer bi yandan bu yazımı yazarken bi yandan da çakan şimşeklere şaşırırken dedim ki bari video kaydedeyim belki yakalarım :) işte sonuçları yukarıda!
Daha nice harika şimşekler çaktı buralarda bugün. Ben hepsini kaydedemedim ama çok güzeldi hepsi!












1 May 2012

Wish List


Doğum günüme şööyle tam 10 gün kalmışken aklıma bişey geldii :)


Bi İstek Listesi yapsam heyecanıma heyecan katsam :) Bu yıl doğum günüm için istediklerim olur mu acaba? diye sabırsızlıkla beklesem :)
Aklıma geleni yazsam..


Wish List


* Hong Kong'tan kartpostal
* İzmir'den mektup
* İstanbul Beyoğlu Çikolatasından bademli çikolata
* Londra'dan Douwe Egberts kahve
* Laduree'dan macaron
* Bulgaristan'dan Mocca Kahve
* Filipinler'den kartpostal
* Bir oda dolusu kitap
* Vintage ve eskici tarzı yerlerden dolaplar dolusu garip elbiseler
* Tarlalar dolusu çiçekler...



Çok mu uçtum??
Siz de uçun desem! :)

Çilek zamanı doğmuşum ben!


İşte geldi beklediğim mevsim :)
Çilek zamanı, dut zamanı en sevdiğim :)
Mayıs ayı benim  mevsimim!


Şimdi her mevsim bulunuyor her meyve değil mi,
Ama eskiden öyle miydi?
Heyecanla beklerdim mayıs ayını,
Bilirdim doğum günüm yaklaştıkça, çileklerin tatlandığını!


Miss gibi kokuları da cabası :)
Sonra dutları görürdüm, yeşil kocaman ağaçları renklendiren karadutları!
Ellerimi, bembeyaz bluzumu mor-pembe renklere çalan karadutları,
Şeker gibi tatlı beyaz dutları,
Bal bal olan parmaklarımı yalamaya doyamazdım,
Ağaçtan kopardığım dutları, saplarıyla yerdim.


Bahçe çileği gibi mis kokulu, beyaz dut gibi bal tatlısı, karadut gibi hayatınızda pembe izler bırakan bi Mayıs ayı diliyorum herkese :)

24 Nis 2012

Dalyan'a Gidiyoruz!


Marmaris'ten sabah otobüsle bir saatlik yolculuğun ardından varıyoruz Dalyan!a. Dalyan tam anlamıyla minik bir balıkçı kasabası. Çok şirin bir merkezi var. Merkezinde meşhur karetta karetta kaplumbağaların heykelleri var. Nehir kenarına kurulmuş restoranlar, romantik bir akşam yemeği için göz kırpıyor.


Otobüsten inip küçük teknelere biniyoruz 15-20 kişilik grubumuzla. Harika bir nehir yolculuğu bizi bekliyor. Günün geri kalan yolculuğunu bu tekneyle yapacağız.

23 Nis 2012

Bugün günlerden 23 NİSAN

Keşke çocukların hiç ağlamadığı biyer olsa şu dünya.. Tek üzüldükleri şey düşünce dizlerinin kanaması olsa.. Keşke acımasa kalpleri. Keşke çocuklar üzüldükleri için ağlamasalar. Keşke üzüldükleri tek şey Ayşe'nin bebeğinin onunkinden daha güzel olması olsa.. Keşke hiç geçmese ellerine şu silahlar, oyuncak bile olsa.. Bir de oyuncak olmayan gerçek silahlarla küçücük yaşta tanışanlar var ki kalbim paramparça olur onları gördükçe, okudukça..
Evet daha nice acıyla karşılaşan milyonlara çocuk var etrafımızda.. Evet etrafımızda! Afrika ya da Suriye, ya da komşu fark etmez. Bu dünyada yaşıyorsak hepsi etrafımızda.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...