Yaz bitmeden, sonbahar serinliği üşütmeye başlamadan son kez gidin bir balıkçıya. Ama şööyle kordonda, kumsalda, boğazda kısaca deniz kenarında olanına gidin!
Biz Ela'mla çok güzel bir pazar akşamı, Marmaris marinadaki ünlü Nil Balık Restauranta gittik. Yazın bi kaç kez gidip yer bulamamıştık. O kadar çok müdavimi var ki, mutlaka rezervasyon yaptırmanız lazım, onu da erken saatler için alabiliyorsunuz. Ama sezon sonuna doğru yolunuz düşerse, rezervasyonsuz da gidebilirsiniz bizim gibi. :)
Şimdi hayal edin orda kendinizi. Söyleyin şefe mezeleri, hani masayı donatmasan bile en lezzetlileri olsun, deniz börülcesi olsun mutlaka, mesela kurutulmuş çiroz balığı deneyin bu sefer. Harika bir tat!( Biraz keskin bir tadı var aklınızda bulunsun.)
Masa da akşama yakışır olsun tabii, şık ve renkli olsun ki yüzümüz gülsün :) Muhabbetimiz şenlenirken tokuştururuz rakıları biraları, eh keyifli olur abla kardeş sohbetleri.
Abla kardeş demişken, paylaşalım o zaman bi balığı :) Kaya levreği olsun balığımız, yanında da görsel şölene dönüşmüş salatamız!
Afiyetle ve ellerimizle yediğimiz balığımız ve salatamız gerçekten muhteşemdi, garsonumuz da çok kibardı, e biz daha ne isteyelim ki!
Biz istemedik ama ikram kahvelerimiz ve fırından yeni çıkmış sıcak helvamız çoktan masamıza teşrif etmişlerdi. :)
sanki hayalleri fotoğraflamışsın pembe pembe. tam 2 peri kızının sofrasına yakışır renkler :))
YanıtlaSil